İstanbul’da sıradan bir gündü. Kadıköy’de yolcusunu indiren taksi şoförü, Beşiktaş’a dönerken yolda el kaldıran garip görünümlü bir müşteriyi arabaya aldı ve kibarca nereye gitmek istediğini sordu. Arabaya binen yolcu, garip bir ses tonuyla ben Azrail’im, senin canını almaya geldim deyince, taksi şoförü sesli bir şekilde kahkaha atarak ne alem adamsın ya, bunca senedir taksi şoförüyüm senin gibisini görmedim DEVAMINI OKUMAK İÇİN GÖRSELE DO/KUNUNUZ
Azrail’in taksiye bindiği nerede görülmüş diyerek cevap verdi. Azrail olduğunu iddia eden yolcu, sakinliğinden hiç bir taviz vermeden 2 dk sonra bir yolcu el kaldıracak ve sen onu arabaya alacaksın dedi.
Bu duruma hiçbir anlam veremeyen taksi şoförü, ne olduğunu anlamaya çalışırken hemen ilerde bir kişinin ısrarla el kaldırdığını gördü ve istemsizce taksiyi durdurarak yolcuyu arabaya aldı ve dalga geçer bir ses tonuyla “hemşerim arkada oturan beyefendi kendisinin Azrail olduğunu iddia ediyor” dedi.
Bunun üzerine arkasına dönen ikinci yolcu, tekrar taksi şoförüne dönerek “şoför bey siz sarhoş musunuz arkada kimse yok, halüsinasyon mu görüyorsunuz” diyerek cevap verdi.
Hemen ardından, arkadaki yolcu, boşa çabalama, ben senin canını almak için geldim. O nedenle beni sadece sen görebilirsin. Yanındaki yolcunun halen yaşayacak günleri var, o nedenle o beni asla göremez.
Şimdi sağa çek ve abdest alıp, son namazını kıl. Cenabet cenabet almayayım canını der. Heyecan ve panik içerisindeki taksi şoförü, bir an öleceğine o kadar inanır ki bir yandan ağlar ve bir yandan da taksiyi yolun kenarına çekerek dışarıya çıkar ve namaz kılmaya başlar.
Namazı bitirip kafasını kaldırdığında ne göreceğini tahmin bile edemezsiniz; Taksi çalınmış!..
Siz siz olun, iki kişinin söylediği kesin doğrudur diye düşünmeyin. Bildiğiniz doğrudan hemen vazgeçmeyin. Yoksa pişman olursunuz.
