Safiye Soyman ilk defa konuştu
Safiye Soyman oğlu Harun'un vefatı sonrası ilk kez konuştu: Uzun yıllar MS hastalığı ile mücadele eden oğlu Harun'u 28 Temmuz Pazar günü toprağa veren Safiye Soyman, sessizliğini bozdu.Sözleri yürek dağladı.
Ayrıntılar haberin devamındadır...
Safiye Soyman'ın uzun yıllardır MS hastalığıyla mücadele eden oğlu Harun Akaröz, birkaç gün önce hayatını kaybetti.
SESSİZLİĞİNİ BOZDU
Soyman'ın oğlu için Bodrum Gündoğan Mahallesi'ndeki Merkez Cami'de cenaze töreni düzenlendi. Oğlunu gözyaşlarıyla toprağa veren Safiye Soyman, yaşadığı acıyı ilk kez anlattı.
Sabah'tan Tuba Kalçık'a konuşan ünlü isim, oğlunun uzun yıllardır MS ile mücadele ettiğini ancak son 10 yıldır yatağa bağımlı hale geldiğini anlattı.Oğlunu hiç yalnız bırakmadığını ve ona bebekler gibi baktığını ifade eden Soyman, "Ben her sabah oğlumun hastalığıyla ilgili bir mucize olacakmış gibi umutla bekliyordum. Ve yıllarca umudumu kaybetmemeye çalıştım" dedi.
Safiye Soyman, "Allah bana onu kaybedeceğimi hissettirdi. 1 aydır kalbim ağzımdaydı. İçimde hep kötü bir his vardı. Program çekimim bitti, hemen oğlumun yanına gittim. Bana sanki bir şey söylemek istiyor gibiydi. Beni gördüğüne çok mutlu olmuştu evladım. Zaten yanında olmadığım zamanlarda da günde 10 kere görüntülü konuşuyorduk. Altı ay köyde yaşıyordu. Köye gittim. Yanına gittikten 10 gün sonra da vefat etti" dedi.
"Oğlum vefat etmek için beni bekliyormuş. Uyurken vefat etti yavrum" diyen Soyman, "Acı çekerek ölmedi oğlum. Melek gibi gitti. Oğlum MS hastasıydı. Hep "Allah'ım bu hastalığın ilacı çıksın da oğlum iyileşsin" diye dua ediyordum. Oğlum çok akıllıydı, melek gibiydi. Nurlar içinde gitti. Her şeyimi ona göre ayarlıyordum. O benim canımdı. Ciğerim yanıyor. Bir aydır hep yüreğim ağzımdaydı. Her telefon çaldığında kötü bir haber gelecek mi diye korkuyordum" ifadelerini kullandı.
Öte yandan evlat acısıyla sarsılan Soyman, sün de oğlunun fotoğrafını paylaşmış ve "Oğluma ilk MS teşhisi konulduğu zaman. Ah Ah yavrum hep yaşayacaksın benim gönlümde. Mekanın cennet olsun canım oğlum, canım yavrum. Meleksin, melekler gibi gittin" demişti.