Annemin eşyalarını karıştırırken, yılların tozunu üzerinde saklayan ve hafızamda derin izler bırakan nesnelerle karşılaştım. En üst rafın köşesinde, titizlikle katlanmış üç aynı eski battaniye duruyordu. Duvardaki ışık, battaniyelerin dokusunu aydınlatıyor, anıların gölgelerini dans ettiriyordu. Her biri, geçmişe dair birer kapı aralıyor, içlerinde duyguların ve hikâyelerin saklı olduğu hissini uyandırıyordu. Annemin, bu battaniyeleri hangi anılara, hangi sıcak anlara sararak kullandığını düşünmeden edemedim. Belki de bu sıradan görünen nesneler, onun için birer sığınak, birer hatıra kutusu olmuştu. Her biri, onun hayallerini, umutlarını ve kaygılarını taşımış, hayatına tanıklık etmişti.
Devamını Okumak İçin Sonraki Sayfaya Geçiniz…