Delegelere “Menfaat Sağlandı” İddiası
Mahkemeye sunulan dilekçede, bazı delegelere Özgür Özel lehine oy kullanmaları için maddi menfaat temin edildiği, ayrıca “belediye başkanlığı ve meclis üyeliği adaylığı tekliflerinde” bulunulduğu iddia edildi.
Ayrıca, “CHP’li belediyelerde işe yerleştirme vaadi” ve “yüzlerce kişinin bu nedenle yargılandığı” ifadeleri yer aldı.
“Parti Yönetimi Kamu Düzenini İhlal Ediyor”
Dilekçede, mevcut yönetimin kamu kaynaklarını “parti içi çıkarlar” için kullandığı öne sürülerek şu ifadeler dikkat çekti:
“CHP gibi güçlü bir partinin yönetimi hukuka aykırı biçimde ele geçirilmiştir. Bu yapı, yönettiği belediyelerin tüm kaynaklarını mevcut yönetimi korumak ve kamu düzenini sarsacak şekilde kullanmaktadır.”
Ayrıca dilekçede, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “İBB’de işlenen suçların organizasyon lideri konumunda itham edildiği” yönünde ifadeler de yer aldı.
“Yargı Mensupları ve Avukatlar Tehdit Ediliyor” İddiası
Dilekçede, mevcut parti yönetiminin yargı sürecine müdahale ettiği de öne sürüldü:
“Parti içi hukuk dışı anlayış öyle bir noktaya gelmiştir ki görevini yapan yargı mensuplarını ve hak arayan avukatları dahi duruşma salonlarında tehdit etme cüretini göstermektedir.”
Mahkemeden Ne Bekleniyor?
Lütfü Savaş ve beraberindeki delegeler, dilekçelerinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MYK üyeleri, Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyelerinin “tedbiren görevden uzaklaştırılmasını” talep etti.
“Yargının yapması gereken şey açıktır: Hukuka aykırı şekilde yönetimi ele geçirenlerin elinden Cumhuriyet Halk Partisi’ni kurtarmak ve kamu düzenini yeniden tesis etmektir.” ifadelerine yer verildi.
Daha Önceki Başvuru Reddedilmişti
Lütfü Savaş ve iki delege, daha önce de CHP’nin 6 Nisan’da yapılacak olağanüstü kurultayının iptali için başvuruda bulunmuş, ancak mahkeme yürütmeyi durdurma talebini reddetmişti.
