CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı başlattığı adaylık savaşında en son yaptığı hamlesi Karadeniz turuyla gerçekleştiren CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu otobüste gazetecilerle birlikte verdiği pozun ardından kendini altından kalkamadığı krizin içinde buldu. İşte gündeme bomba gibi düşen haberin detayları...
Devamını okumak için görsele dokunun..
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı başlatmış olduğu adaylık kavgası veren CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun otobüsü 2023 yolunda üst üste hasar aldı. ''Asıl sen yolumdan çekil'' mesajı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'yolumdan çekilin' çıkışı ardından İmamoğlu'nun bu hamlesi üzerine 'Asıl sen yolumdan çekil' mesajı olarak yorumlanırken İmamoğlu'nun İsmail Saymaz, Özlem Gürses, Gülşah İnce, Ertuğrul Özkök, Nagehan Alçı ve Akif Beki'nin olduğu gazeteci grubuyla vermiş olduğu poz yandaşları tarafından oldukça fazla tepki çekti. Hürriyet yazarı Nedim Şener konuyu köşesine taşıdı.

Yandaşlar otobüsten teker teker iniyor
Fazıl Say, Gökhan Özoğuz ve Atilla Taş gibi sanatçı kimlikler İmamoğlu'na vermiş oldukları desteği geri çekeceklerini ifade ettiler. Athena Gökhan'ın ''Ben bu otobüsten inerim'' ve Atilla Taş'ın ''Size desteklerimiz haram olsun!'' diye çıkışları mevcut olan kopuşu ortaya çıkardı. Bundan sonraki süreci ise yönetemeyen İmamoğlu ve sözcüsü Murat Ongun kendisini eleştirenleri ise topa tuttu. Ongun'un ''200-300 kişiler ciddiye almıyoruz'' sert çıkışının sonrasında Ekrem İmamoğlu'nun 'Vız gelir tırıs gider'' sözleri bardağı taşıran son damla oldu.



Bir tekme de Portakal attı
Ekrem İmamoğlu'nun 2023 seçimleri için resmen gözünü karartıp yandaşlarını bile hedef altına alıp yerli yersiz çıkış yapması sıkı dostu olan Fatih Portakal'ın da oldukça tepkisini çekti.

''Danışmanlarınız da mı yönlendiremez sizi?''
Twitter hesabı üzerinden paylaşımda bulunan Fatih Portakal, Ekrem İmamoğlu'nun söylemlerini sert bir dille eleştirerek, ''Her konuya bir açıklama yapma zorunluluğunuz yok arkadaş! Ses vermeden de durabilirsiniz. Parmak sallanmasından bıkmış insanlarız. Danışmanlarınız da mı yönlendiremez sizi?'' şeklinde dile getirdi. İmamoğlu ve Ongun ikilisini eleştiren Nedim Şener, ''Ekrem İmamoğlu'nun, cumhurbaşkanlığı adaylığı için Karadeniz'den başlattığı yolculuk onun arkadaşı ve basın sözcüsü Murat Ongun'un emeğiyle bir iletişim kazasına dönüştü. Delicesine tapanların eleştirilerine, İmamoğlu-Ongun ikilisinin aşağılamayla cevap vermesi ölümcül zincirleme kaza halini aldı.'' şeklinde eleştirdi.

Şener'in konuya yönelik yazısı
İslam halifesi Hazreti Ömer, İslamiyet öncesi dönemi anlatırken şunu aktarmıştır: ''Tanrı diye helvadan put yapar, onlara tapardık. Uzun bir yolculuğa çıktığımızda karnımız acıkınca, yaptığımız putları yerdik. Bunları hatırladıkça gülerim.'' dedi. ''Teşbihte hata olmaz'' sözüne sığınarak böyle bir benzetme yapmak istiyorum. Kemal Kılıçdaroğlu'nun 31 Mart 2019'da yapılacak seçimlere üç ay kala Ekrem İmamoğlu'nu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday göstermesi ve seçimde aldığı sonuç ile bugün gelinen nokta bana Hazreti Ömer'in bu sözünü hatırlattı. Birileri Ekrem İmamoğlu'ndan ''kahraman'' yaratmayı hayal etti. Ama hayallerle gerçekler arasındaki farkı gördükçe de onu linç edip yok etmeye giriştiler; tıpkı kendisine tapmak için helvadan tanrı yapan sonra da onu yiyen putperestler gibi.



İnce 'umut' iken 'sarayın adamı' oldu
24 Haziran 2018 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP'nin aday olan Muharrem İnce için yollara dönüşen milyonlar, bir süre sonra onu ''Sarayın Adamı'' ilan edip gözden çıkarmışken, Ekrem İmamoğlu isimli bir ''kurtarıcı''nın peşinden gidiyorlardı. Daha belediye başkanlığı adaylığı sürecinde ''geleceğin Cumhurbaşkanı'' muamelesi görülen İmamoğlu'nun ağzında ''Her şey güzel olacak'' sözünden başka slogan yoktu. Peki ona ''kurtarıcı'' muamelesi yapanlar İmamoğlu hakkında ne biliyorlardı? Bırakın hakkında bilgi sahibi olmayı, acaba kaçı ''Ekrem İmamoğlu'' diye birisinin varlığından haberdardı? Bu gibi sorulara en iyi cevabı Ekrem İmamoğlu'nun 31 Mart 2019 yerel seçimleri sürecinde kampanya direktörlüğünü yapan Necati Özkan veriyor. Kampanya çalışmalarını daha sonra ''Kahraman Yolculuğu'' ismiyle kitaplaştıran Necati Özkan, 17 Mayıs 2019'da T24 İnternet sitesindeki yazısında İmamoğlu'nu, ''Aralık 2018'de adaylığı açıklandığında kamuoyunun adını dahi bilmediği bir adayın, pek çok yorumcunun ''no-name'' diyerek dudak büktüğü, toplumda neredeyse hiç kimsenin şans tanımadığı'' kişi olarak tanımlıyordu.

Tanınma oranı 14.4 idi
Özkan, aynı yazısında şu soruyu soruyordu: ''O halde İmamoğlu neleri kendinden öncekilerden farklı yaptı ki bu seçimleri kazanabildi? Üstelik yüzde 14.4'lük tanınma oranıyla çıktığı yarışı nasıl 3 ayda yüzde 94'lük tanınma oranıyla bitirebildi?'' Başarıyı, birçok faktörden oluşan ''kampanya makinesi'', ekonomik durum, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin hataları dahil birçok ayrıntıya bağlıyordu. Özkan'ın yazısındaki şu cümle oldukça önemliydi: ''Kampanya boyunca İmamoğlu genel siyasete ilişkin tek bir cümle dahi etmedi.'' Yazısının sonucunda, elde edilen sonucu şu cümle ile özetlemiş oldu: ''İmamoğlu, kampanya başladığı zaman neredeyse hiç tanınmayan bir yerel siyasetçiydi. Kampanya sona erdiğinde, toplumun yüzde 96'sı tarafından ve uluslararası alanda tanınan bir kahramana dönüştü.''

Altı boş kahraman imajı
Evet İmamoğlu bir kahramana dönüştü ama yaratılan imajın altı boştu. Bunu en iyi bilen kişi ise İmamoğlu idi. Babasının kurmuş olduğu iş ile bugün siyaseti bıraksa hayat standardından hiçbir şey kaybetmeyecek olan İmamoğlu'nun belli bir projesi, son konuşmasında sözünü ettiği bir ''davası'' yoktu.

Bunlar da İlginizi Çekebilir