EVLAT EDİNİLEN KIZ ANNESİNİN KENDİSİNE DOKUNMASINA İZİN VERMİYORDU.. 5 YIL SONRA ACI GERÇEĞİ ÖĞRENDİLER
Devamını okumak için diğer sayfaya ilerleyiniz..
Tina Traster ve eşi uzun süredir çocuk sahibi olmak istiyorlardı.Sonunda hayalleri gerçekleşti. Bir kız çocuk evlat edindiler.
Julia ismini verdikleri kızları Rusya’daki bir kimsesizler yurdunda 8 ay kalmıştı.Tina, bir süre sonra kızında bir tuhaflık sezdi. Tuhaflık sonradan anlaşıldığı üzere önemli bir hastalıktı..
Evlat edinmek isteyen aileler, yasal sürecin kolayca halledilebileceği ve evlat edindikleri çocuklarının yeni hayatlarına kolayca alışabileceği hissine kapılsa da gerçek hiç de öyle değildir.
Tina ve Rick çifti, kızları Julia’yı Rusya’daki bir kimsesizler yurdundan evlat edindiklerinde 40 yaşındaydılar.
Tina ve Rick, kızlarının kendilerine ve yeni hayatına kolayca alışabileceğini düşünüyorlardı. Bir süre sonra bir sorunla karşılaştılar. Julia, ebeveynleriyle hiçbir şekilde bağ kuramıyordu. Annesinin gözlerine hiç bakmıyor, Tina’nın elini tutmasına bile izin vermiyordu.
Tek yaptığı hissiz bir şekilde koltukta oturmaktı. Tina’nın dünyası başına yıkıldı. Çocuğu onu hep reddettiğinden kötü bir anne olduğunu düşünmeye başladı.Tina, Julia + Me isimli kişisel blogunda “Günler, haftalar ve aylar geçti. Ben yavaştan depresyona girdim. Hata yaptığımı düşündüm.
Belki de ben yeterli bir anne değildim” yazdı. Julia büyüyüp anaokuluna başladığında sorunun nedeni anlaşıldı. Tina, kızına okuldan almaya geldiğinde kızı ya tek başına oturuyor ya da masanın altında gizleniyordu.
Tina giderek endişelenmeye başladı ve durumu birilerine anlatması gerektiğini düşündü. Çocuk doktoruna giderek kızının davranışlarını açıkladı. Doktor, Julia’ya tepkisel(reaktif) bağlanma bozukluğu teşhisi koydu. Rahatsızlığın belirtilerinin hepsi Julia’a görülüyordu. Doktorların verdikleri bilgiye göre rahatsızlık küçük yaşta kimsesizler yurdunda kalan çocuklarda görülüyormuş.
Rahatsızlığa sahip çocuklar, anne ve babalarıyla sağlıklı ilişki kurmakta zorlanıyorlar. Julia’nın şu anki annesini istememesinin nedeni küçükken biyolojik anne ve babalarının onu terketmesiymiş. Tina ve Rick, çocuklarından asla vazgeçemeyeceklerinin bilincindeydiler. Doktorun, kendilerine verdiği tavsiyeleri can kulağıyla dinlediler ve Julia’yı anlamaya çalıştılar.
Julia’nın insanlara güvenmesi ve sağlıklı duygular besleyebilmesi için her gün ellerinden geleni yaptılar.Tepkisel bağlanma bozukluğuna sahip çocukların derhal tedavi edilmesi gerekiyor. Tina ve Rick çifti, kızları Julia’yı yavaşça kabuğundan çıkarmayı başardılar. Tina, bu süreçteki tecrübelerini Rescue Julia Twice isimli kitabında detaylarıyla anlatıyor..
Tina, “Annesi olmama sonunda izin verdi. Her gün içindeki düşmanla savaştığını ve mücadele ettiğini göz önünde bulundurarak bana yüreğini açması beni gururlandırdı” dedi. Julia şimdilerde gayet mutlu bir çocuk. Keman çalıyor, hayvanları seviyor ve en sevdiği film Pinokyo.
Traster ailesi, dünyalar güzeli kızlarıyla çok gururlanıyor. Karşılaştıkları bütün zorluklara rağmen bütün çocukların sevgiye ihtiyacı olduklarını düşünüyorsanız Julia ve ailesinin sıradışı zorluklarla başlayan ancak mutlu biten hikâyesini paylaşmayı unutmayın.