Bir gün, şehir merkezindeki çiçek dükkânının kapısından girdiğimde, karşımda mavi gökyüzünün altında açmış renkli çiçeklerin arasında bir yaşlı adam belirdi. Masum bir bakışla, o çiçeklerden birini almak için sıraya girmişti. Ancak, dükkanın sahibi, kaba bir tavırla yaşlı adamı azarladı ve elindeki kırık mimosa dalını ona satmayı reddetti. O an, yüreğimde bir şeyler kıpırdadı; bu yaşlı adamın ne kadar kırılgan olduğunu ve çiçeklerin ona nasıl bir güzellik sunabileceğini düşündüm. İçimdeki merhamet alevlendi; onu yalnız bırakmamalıydım. Gözlerim, o kırık dalın güzelliğini arayan yaşlı adamın içine işleyen hayal kırıklığını gördü. O an, hayatın ne kadar acımasız olabileceği düşüncesi kafamda yankılanırken, onu bu durumdan kurtarmaya karar verdim.
de'vamı sonraki syfada..

Bunlar da İlginizi Çekebilir