Dul bir kadının çok güzel bir kızı vardı, herkes talipti kıza, ancak annesi beş yüz bin TL mehir istiyor asla daha aşağı inmiyordu.
Kıza aşık bir oğlan vardı, bütün gücüyle ancak üç yüz bin TL biriktirebilmişti. Babası durumu gördü, oğlana
- “Oğlum getir bakalım şu üç yüz bini de gidip kızı isteyelim”dedi. Oğlan umutsuzdu, baba umutlu bir şekilde Kızın evine vardılar, baba kızın annesine “söyleyeceklerim bitmeden.. birden bire öyle bir şey söyledi ki..
Devamı..
Dul bir kadının çok güzel bir kızı vardı,
herkes talipti kıza, ancak annesi beş yüz bin
TL mehir istiyor asla daha aşağı
inmiyordu. Kıza aşık bir oğlan vardı, bütün
gücüyle ancak üç yüz bin TL biriktirebilmişti.
Babası durumu gördü, oğlana “Oğlum getir
bakalım şu üç yüz bini de gidip kızı
isteyelim”dedi.Oğlan umutsuzdu, baba
umutlu bir şekilde Kızın evine vardılar, baba
kızın annesine “söyleyeceklerim bitmeden..

Üsteki Resimden Diğer Sayfaya Geçiş Yaparak Haberin Devamını Okuyabilirsiniz.
sözümü kesme” dedi. “Kızını oğluma
istiyorum, bu da mehir olarak yüzbin”Kadının
suratı asıldı. Adam devam etti..
Seni de
kendime istiyorum, bu da senin Mehrin yüz
bin..Kızın annesinin yüzüne bir tebessüm
yerleşti. Allah mübarek kılsın, hayırlı olsun dedi.
İşlem tamamdı. Komşuları kadını sıkıştırdılar,
hani beşyüzbinden bir kuruş inmem
diyordun, diye. Kadın dedi ki : toptan satışla
perakende satış fiyatı her süre değişir. “
Oğlan da babasına sordu: “Baba diğeri
yüzbini ne yaptın?” Babası cevapladı; “onu da
anana verdim, ikinci evliliğe razı olması
amacıyla.” kriz yönetimi uzmanlık ve deney
gerektiren bir iştir.

Sarışının bir ilkokul öğretmeni olarak staja başlar, çok heveslidir. Bir gün teneffüs saatinde bütün çocuklar futbol oynarken bir çocuğun oyun alanının sonunda kenarda durduğunu görür. Çocuğun iyi olup olmadığını öğrenmek üzere yanına yaklaşır ve çocuk bir probleminin olmadığını söyler. Bir süre sonra sarışın çocuğun yine tek başına aynı yerde durduğunu görür, içi rahat etmez ve tekrar çocuğa yaklaşarak,
- Senin arkadaşın olmamı ister misin?
diye sorar, çocuk pek hevesli olmamakla birlikte
- Tamam, der. İlerleme kaydettiğini düşünen sarışın öğretmen;


- Bütün çocuklar top pesinde koşturup oynarlarken sen neden burada duruyorsun? diye sorar. Şaşıran çocuk hayretle cevap verir:
- Çünkü ben kaleciyim!
Adamın biri lüks bir erkek kuaförüne gitmiş. Bir taraftan saçları kesilirken diğer taraftan da sarışın güzel bir bayan tarafından manikürü yapılıyormuş. Tabi sarışın güzel, adamın hemen dikkatini çekmiş ve bayana;
- Bu gece benimle yemeğe çıkar mısın? Demiş. Sarışın bayan, adama bakarak;
- Üzgünüm beyefendi ama ben evliyim, demiş. Adam sırıtarak;
- Boş versene güzelim kim takar kocanı, telefon et bu gece işim çıktı gelemeyeceğim dersin olur biter, demiş. Bu sefer sarışın sırıtarak;
- İstersen sen söyle, şu anda seni tıraş ediyo
Doktor;

- Kulaklarına ne oldu .

sarışın;

- Ütü yapıyordum ve telefon çaldı. Ben de telefon diye ütüyü koydum kulağıma .

...Doktor;

- Peki öteki kulağına ne oldu? .

sarışın;



- Lanet olası tekrar aradı ...

Genç ve güzel sarışın kadın, alışveriş merkezinin beyaz eşya reyonuna girer ve satıcıya sorar:
- Şu küçük televizyonu almayı düşünüyorum, fiyatı nedir?
- Kusura bakmayın hanımefendi sarışınlara satış yapmıyoruz!

Genç kadın sinirlenir, evine gider, saçının rengini değiştirir ve ertesi gün mağazaya geri gelir, aynı satıcıya yaklaşır ve:
- Şu küçük televizyonu satın almak istiyorum, der.
- Kusura bakmayın hanımefendi sarışınlara satış yapmıyoruz!

Kadın iyice sinirlenmiştir, soluğu bir kuaförde alır, bu defa köklü bir değişiklik yapar, hatta makyajından, göz rengine, o tam bir esmer bombadır artık. Aynı mağazaya gider, aynı satıcının yanındadır ertesi gün:


- Şu küçük sevimli beyaz renkli televizyon ne kadar?
- Kusura bakmayın hanımefendi, sarışınlara satış yapmıyoruz.
- İnanmıyorum, nasıl anladınız sarışın olduğumu, üç gündür kendimi esmere çevirmek için yapmadığım kalmadı!
- Hanımefendi 3 gündür satın almaya çalıştığınız şey mikrodalga fırın!
Kör bir adam yanlışlıkla bayanlar barına girer. Bara doğru ilerler ve bir içecek ısmarlar. Biraz oturup, içeceğini yudumladıktan sonra barmene seslenir:


- Hey, bir sarışın fıkrası duymak ister misin?

Bar birden bomba düşmüş gibi sessizleşir. Kör adamın yanında oturan kadın, tok bir sesle konuşur:
- Hey bayım, bu fıkrayı anlatmadan önce bilmeniz gereken beş şey var. Birincisi, barmen sarışın bir kız. İkincisi kapı görevlisi sarışın bir kadın. Üçüncüsü, ben 1.90 boyunda karatede siyah kuşaklı bir sarışınım. Dördüncüsü, sağınızda oturan kadın profesyonel bir halterci ve sarışın. Beşincisi, benim yanımda oturan kadın profesyonel güreşçi ve sarışın. Yine de bu fıkrayı anlatmak istiyor musunuz?

Kör adam bir kaç saniye düşünür, sonra başını sallar:
- Hayır, hiç sanmıyorum. Beş defa anlatamam
Biri sarışın, biri kızıl saçlı ve biri esmer üç kadın kurak çölün ortasında arabayla ilerlemektedir. Hava aşırı derecede sıcaktır. Arabanın motoru birden stop eder, çalışmaz olur.

İnip kontrol ettiklerinde motoru tekrar çalıştıramayacaklarını anlarlar. Mecburen çölde uzunca bir yürüyüş yapmaları gerektiğinden, her biri arabadan bir şeyler alır.

Esmer, bir şişe şu; kızıl saçlı bir paket bisküvi ve sarışın da arabanın kapısını söküp alır. Çölde yürümeye başlarlar ve bir süre sonra dinlenmek için mola verirler.

Mola sırasında sarışın ve esmer kadınlar kızıl saçlıya döner ve niye bir paket bisküvi aldığını sorarlar.

– Acıkırsam yerim diye düşündüm, çölde ne kadar yürüyeceğimiz belli değil...

Hepsi de bunun çok mantıklı olduğunu düşünür. Ve sonra sarışın kadınla kızıl saçlı olanı esmere döner ve niye yanına bir şişe şu aldığını sorarlar, esmer kadın cevaplar.



– Eğer susarsam, yanımda içecek bir şeyim olması gerektiğini düşündüm...

Evet, bu çok akıllıca bir fikir, diye düşünür diğer ikisi. En sonunda esmer ve kızıl saçlı kadınlar sarışına dönerler ve arabanın kapısını niçin söküp aldığını sorarlar.

– Şeyyy! çok sıcak olursa pencereyi açıp serinlerim diye düşündüm de...

Bunlar da İlginizi Çekebilir