Ali Erbaş, Ahmet Hakan’a konuştu! Haluk Levent’i savundu
Ayrıntılar Haberin Detayındadır…
HABERİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN GÖRSELE DO/KUNUNUZ..
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, ” Haluk Levent ve Oğuzhan Uğur 500 milyar bağışladı. İşte 500 milyarlık adamsınız, gerçekleştireceğiniz hepsi bu. Kusura bakma Haluk Levent, ben de bugün 500 milyarı bağışlarım” şeklinde ifadeler kullanan bireyin imam olmadığını söyledi. Erbaş’ın açıklamasına göre bu bireyin konuştuğu yer cami değil.
“BURASI NE CAMİ NE MESCİT”
Hürriyet gazetesinin genel yayın yönetmeni Ahmet Hakan, günümüz köşe makalesında Ali Erbaş’ın kendine yaptığı bildirime yer verdi. Hakan’ın makalesının alakalı alanı şöyle:
Bir video geçen günlerin gündemindeydi. Şöyle bir video:
Cami gibi bir yer. Vaaz veren bir hoca. Hoca açmış ağzını, yummuş gözünü. Haluk Levent’e, Oğuzhan Uğur’a saydırıyor.
Bu video çok dolaştı. Herkes bir şey söyledi. Ben de ‘İmamlar Ne Yapmalı’ diye bir makale yazdım. “Nefret ettirmemeli, sevdirmeli. Uzaklaştırmamalı, yakınlaştırmalı” türü ilkeleri anımsatan bir makale.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Ali Erbaş, dün bir mesaj attı bana. Mesajda bunlar makaleyordu:
“Merhaba Ahmet Hakan Bey. Günümüz makalenız amacıyla teşekkür ediyorum. Bütün imamlarımıza her vakit tavsiye ettiğim hem de talimat verdiğim çok mühim ilkeler. Birkaç gün evvelce Haluk Levent ile alakalı konuşma yapan şahıs bir imam değil, İstanbul’daki bir organize sanayide çalışan bir fabrika işçisi. En kalbi selam ve muhabbetlerimle. Allah’a emanet olunuz. Ali Erbaş.”
Ben de Ali Erbaş’a bir mesajla şu soruyu sordum:
“Bir fabrika işçisi, nasıl olur da camide vaaz verir?”
Ali Erbaş’ın buna cevabı şu oldu:
“Araştırdık Ahmet Bey. Burası ne cami ne de mescit. Fabrikada işçilerin namaz kılması amacıyla hazırlanan bir mekân imiş. Beylikdüzü’nde bir OSB olduğunu saptadık. Burası özel mülk sayılıyor. Bizim Diyanet olarak araya girmek yetkimiz yok maalesef.”