Bundan bir yıl önceydi, karantinada olduğumuz için buruk bir Ramazan ayı geçiriyorduk fakat bu ramazan ibadetlerimi eksiksiz yerine getirmem hususunda bir önceki ramazanlardan daha şanslı ve huzurluydum. İki çocuğum ve eşimle evimizde kurduğumuz dünyamızda ramazanın son günlerine ulaşmıştık. Belki her ramazan ayında biz Müslümanlar için ayrı bir önemi olan kadir gecesine ulaşmanın mutluluğunu yaşıyorduk. O gün diğer günlerden daha huzurlu bir gündü, hava muhteşem denecek kadar sakin ve huzur doluydu. Evimizin balkonunda oturmuş sokağa çıkma yasağına rağmen yoldan geçen tek tük insanları izliyor, yine yasağa rağmen kapının önünde koşturan birkaç çocuğun oynadıkları oyunu takip ediyordum. Çocukların kendi dünyalarında oynadıkları oyuna dalmış olmalıyım ki bir sesle irkildim, “Abla bir yardım versene” diye birisi aşağıdan bana doğru sesleniyordu. Eli yüzü çok ta temiz olmayan, üstü başı dağınık, 15-16 yaşlarında bir kız çocuğuydu…
Ayrıntılar Haberin Devamındadır…sonraki sayfaya geçiniz...
İlk önce bana mı sesleniyor yoksa başkasına mı diye tereddütte kaldım, başımı kaldırıp diğer balkonlara baktım benden başka kimse yoktu. Anlaşılan o ki kız bana sesleniyordu. Kız çocuğu sesini biraz daha yükselterek “abla evde ekmeğimiz yok, kardeşlerim aç bize yardım eder misin” diye tekrar seslendi. Mahallemizde bu tip yardım isteyen birçok çocuk ve kadın görmüştüm, ama bu kızı ilk defa buralarda görüyordum. Bu tarz yardım isteyen inşalara yardım vermeyi çok tasvip etmem, onlarında herkes gibi çalışıp kazanmaları gerektiğini düşünürdüm. Bir şeyler verip vermeme konusunda tereddütte kaldığım esnada kız çocuğu yine seslendi. Bu sefer sesi daha ağlamaklı bir şekilde “Abla Allah rızası için” dedi. Ben de Allah’ın adını andığın için ona ekmek vermeyi düşündüm ve beklemesini söyledim. Eve girdim evde akşamdan kalan parçalanmamış bayat ekmek vardı onu bir poşete koyup bir iple aşağı uzattım. Kız çocuğu poşeti aldı ve açmadan oradan uzaklaştı. Bende vaktin yaklaştığını düşünerek, iftar hazırlığı için içeri geçtim ve yemek hazırlığına başladım. Yemek hazırlığı ardından iftar ve namaz derken gündüz yaşadığım bu hadise tamamen aklımdan çıkmıştı… O gece Kadir gecesi olduğu için sahura kadar uyumadım, namaz ve kuran okuyarak geceyi geçirip sahurdan ve sabah namazından sonra uyudum...
Ayrıntılar Haberin Devamındadır…sonraki sayfaya geçiniz...
Uyuduktan kısa bir süre sonra kan ter içinde uyandım.
Çok garip bir rüya görmüştüm, rüyamda bir meclis toplanmış, mecliste kadın erkek yaşlı genç ve çocuklar vardı.
Meclisin başında oturan ve önüne gelenlerin söylediklerini bir deftere yazan yüzü nur gibi parlayan bembeyaz sakallı yaşlı birisi oturuyordu.
Herkes sırasıyla onun önüne geliyor, elindekini onun önüne koyuyor o da dua ediyor ve sonrada önündeki deftere bir şeyler yazıyordu.
Bazen yüzü gülüyor, bazen üzgün bir hal alıyordu.
O da ne bugün evimin önüne gelip benden yardım isteyen kız çocuğu elinde benim verdiğim poşetle birlikte yaşlı adamın önünde duruyordu.
Elindeki poşeti yaşlı adamın önüne bıraktı, yaşlı adamın yüzü birden sarardı, hüzünlü bir hale büründü.
Öğretim görevlisi Dr. Aylin Sözer 48 yaşında. Üniversitede odasındayken biri girdi içeri ve kapıyı arkadan kilitledi.
Ne istiyorsunuz dedi, şahsın isteği ise... B’ağırmaya başladı.
Kapıya biri geldi ama içeri giremedi. Aylin Sözer'e yaptıkları görüntülere yansıdı.
Mahkeme başkanı neden yaptın dedi. Cevabı ve talebi salondaki buz k’estirdi...
Ayrıntılar👉
Maltepe’de öğretim görevlisi Dr. Aylin Sözer (48), önceki gün sabah saatlerinde, inşaat işçiliği ve gündelik işler yapan Kemal Ayyıldız (32) tarafından boğazından bıçaklandı. Daha sonra da üzerine çakmak gazı dökülerek ateşe verildi.
Doğalgaz borusunu kopararak eşyaları ateşe veren Kemal Ayyıldız’ı, eve giren polisler güçlükle yakaladı. Üzerinde, saldırganlığı ve şiddeti körükleyen 3 gram metamfetamin ve Aylin Sözer’e ait ziynet eşyaları çıkan Kemal Ayyıldız, sorgulanmak üzere Asayiş Şube Cinayet Büro Amirliği’ne götürüldü.
Evli ve 3 çocuk babası Kemal Ayyıldız, sorgusunda şunları iddia etti:
“2009 yılında internette sohbet sitelerinin birinde Aylin Sözer ile tanıştım. ABD’de dil eğitimi görüyordu. Mesajlaşmaya devam ettik. 2011’de İstanbul’a dönünce yüz yüze görüşmeye başladık. 2014’e kadar hiç görüşmedik. 2018’de bir kez daha görüştük. Geçen Kasım ayında yeniden görüşmeye başladık.
Gece boyunca alkol aldım. Sabah görüşmek üzere sözleşmiştik. Sabah 08.50 gibi evine gittim, uyuşturucu kullandık. Yılbaşında, boşanma aşamasında olduğumdan çocuklarımı görmek için Manisa’daki eşimin yanına gitmek istediğimi söyledim. O da ‘Sen çocuklarını değil eski karını görmeye gidiyorsun’ dedi. Kavga başladı. Arkamı dönüp çıkmak istediğimde bıçakla saldırdı. Boğuşma sırasında elindeki bıçağı alarak ona salladım. Bıçak boğazını kesti, yere düştü. Nefes almadığını fark ettim.
Çakmak gazını üzerine dökerek ateşe verdim. Eve hırsız girmiş havası vermek istiyordum. Bazı ziynet eşyalarını da cebime koydum. Kapıda polisin olduğunu fark edince tedirgin oldum. Doğalgaz borusunu kopartarak yangın çıkardım. Kendimi öldürmeyi beceremedim.”
Ayrıntılar Haberin Devamındadır…sonraki sayfaya geçiniz...
260 BİN TL EFT YAPMIŞ
Hürriyet gazetesinden Aziz Özen, Çetin Aydın ve Özgür Altuncu'nun haberine göre, Kemal Ayyıldız, Aylin Sözer’in evine cep telefonunu almadan gitti. Saat 10.30 sıralarında, Aylin Sözer’in cep telefonundan, asistanı Serkan Yaman’a, “Sana para göndereceğim, sen de bu parayı dövize çevirip kuryeyle bana gönder” mesajı geçilmişti. Yaman şüphelenip, Aylin Sözer’in aynı binadaki ablasını arayınca cinayet ortaya çıktı.
Polis, Aylin Sözer’in cep telefonundan Kemal Ayyıldız’ın kardeşi Y.D.’nin hesabına 260 bin TL EFT yapıldığını, transferin cinayetin hemen ardından gerçekleştiğini belirledi. Bankanın yüklü miktarda para transferi nedeniyle Aylin Sözer’e ulaşamayınca parayı bloke ettiği ortaya çıktı.
‘ŞİFRELERİ DEĞİŞTİRECEKTİ’
Aylin Sözer’in asistanı Serkan Yaman ise ifadesinde şunları söyledi: “Aylin Hoca taşınma sürecinde beni, Kemal isimli biriyle tanıştırdı. İki üç hafta önce de ‘Kemal’i kovdum. Ne olur ne olmaz. Benim sosyal medya ve işle ilgili şifrelerimi değiştirmeme yardımcı olur musun’ dedi.”
Öğretim görevlisi Aylin Sözer’i öldüren Kemal Ayyıldız’ın cinayet öncesi görüntüleri, güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde Kemal Ayyıldız’ın saat 08.48 sıralarında binaya geldiği görülüyor. Yalpalayarak yürüyen Ayyıldız, daha sonra binaya giriyor. Kemal Ayyıldız ‘canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme’ suçlamasıyla tutuklandı. Aylin Sözer’in kardeşi Nilay Sözer ifadesinde “Kasım ayında Kemal’i ablamın evinde gördüm. Sorduğumda ilişkisi olmadığını, tamir işini bitirip gideceğini söyledi. Ertesi gün Kemal yine evdeydi. Birkaç hafta sonra ablam ‘Kredi kartımı kaybettim’ dedi. Evine kimin girip çıktığını sorunca, ‘Kemal vardı. Kemal’i kovdum. Kartı alıp gittiğinden şüpheleniyorum’ dedi. Dikkatli ol dedim” diye konuştu.
GÜVENLİ DEDİ AMA…
Aylin Sözer, Artvin kökenli, Bursa’da yerleşik bir ailenin kızıydı. Ailenin bir ayağı da İstanbul Maltepe’deydi. Eşi Kenan Çapan da kendisi gibi Artvinliydi. Çapan Ailesi de Maltepe’nin eski ve bilinen ailelerindendi. Maltepe’de evlendiler. Maltepe’de yaşadılar. Ancak bir süre önce boşandılar. Aylin Sözer yaklaşık 2 ay önce “Aile apartmanı güvenlidir” diyerek, Maltepe’deki ailesinin apartmanına taşındı. Toprak sahibi olan ailesi, binayı yeniletmiş Barış Apartmanı adını verdikleri binada bir daireyi de ona tahsis etmişti. Ablası Nilay Sözer ile altlı üstlü oturmaya başladı. 20 yaşındaki oğlu Arda da zaman zaman onunla kalıyordu. Kırmızı saçlarıyla dikkat çeken Aylin hoca, kısa sürede 24 daireli apartmanın diğer sakinleri tarafından da fark edildi, sevildi.
İLİŞKİ İDDİASI YALAN
Aylin Sözer’in yakını Endercan Güngörür, cinayet zanlısı ile Sözer’in daha önce sevgili oldukları iddiasını reddederek “Aylin Sözer daha önce katil ile yeni taşındığı evine dolap yaptırmak için ulaşmış ve evinde ölçü aldırmış. Katil çok yüksek miktarda para sunmuş ve Aylin Hoca bunu reddetmiş. Ardından katilin sözlü tacizlerine maruz kalmış ve tehdit edilmiş. İlişki olma durumu tamamen yalandır. Şahıs indirim alma bahanesiyle bu yalanı uydurmuştur. Şahsın Aylin Hoca ile bir bağı yoktur” dedi.
‘TEMİZLİKÇİ SANDIM’
Mimarlık ofisi olarak kullanılan üst dairenin bir çalışanı, daha önce eve gelip gittiğine şahit olduğu katil zanlısını da bir iki hafta önce merdivenlerde görmüştü. “Temizlikçi zannettim, öyle bir görüntüsü vardı” dedi.
MUHTAR: ŞOKTAYIM
Bağlarbaşı Mahallesi Muhtarı Ali Galip Yurduseven, Dr. Aylin Sözer’i genç kızlığından beri tanıdığını söyleyerek, “Son derece aydın, son derece güzel, iyi bir insandı. Hala olayın şokundayım” dedi.
Ayrıntılar Haberin Devamındadır…sonraki sayfaya geçiniz...