“Bugünkü ankete göre bir Türkiye fotoğrafı çıkartmak hatalı. AK Parti’nin anketlerde alacağı en düşük oy Aralık 2025’te olacak. Sonra ara zam, düşen faiz, düşen enflasyon… 1 sene sonra tablo bambaşka olabilir, siyasi rüzgâr bambaşka esebilir.”
Uras’ın bu sözleri, ekonomik göstergelerin siyasete etkisine yönelik dikkat çekici bir uyarı olarak değerlendirildi.
Ekonomi Politikası Eleştirisi
Deniz Uras’ın değerlendirmesi, CHP’nin son dönemde özellikle ekonomi politikalarında net bir yol haritası sunamadığı yönündeki tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.
Ekonomi uzmanları da “alternatif politik model” eksikliğine dikkat çekerken, Uras’ın açıklamaları parti tabanında farklı tepkilerle karşılandı.
Siyasi Rüzgâr Yön Değiştirir mi?
Uras’ın ifadeleri, Türkiye’de seçim atmosferinin ekonomik dinamiklerle doğrudan ilişkili olduğu yorumlarını da beraberinde getirdi.
“Faiz düşüşü, ara zam ve enflasyonun gerilemesi” gibi gelişmelerin seçmen davranışını etkileyeceğini belirten Uras, 2026 yılına doğru siyasette yeni bir denge oluşabileceğini öngördü.
