Yüz Yıllar Öncesinden Deprem Tarihini Verdi


İmam Rabbini'den İstanbul Kehaneti Yazdığı 3 kitaptan 2'si kaybolan, Dünyada salgın çıkacağını ve bir çok insanın hayatını kaybedeceğini yüz yıllar önce tarihiyle beraber kitabına yazan İmam-ı Rabbani, 2023 İstanbul kehanetleri tüyler ürpertti..Tam tarih vermiş..Yüzyıllar öncesinden verdiği tarih. Virüs salgınını önceden haber vermiş ve bilmişti. İstanbul kehaneti ortaya çıktı..Ayrıntılar Haberin Devamındadır…
İmam Rabbini'den İstanbul Kehaneti Ahmed El Sehrendi yani diğer adıyla İmam-ı Rabbani zamanda yolculuk etmeyi başardı mı? 2000 ile 2700 yılları arasında seyahatlar ve zaman yolculuğu yaptığını belirten Rabbani bu yolculuklarını 3 önemli kitapta topladı. Bu kitaplardan iki tanesi kayıpken bir tanesi ise önemli bir sahaf ve koleksiyonerin elinde bulunuyordu. Ahmet nedimin bu kitaba ulaşması ile 2000 – 2200 yılları arasında yaşanacak bir çok şey deşifre oldu. İstabul depremi, kanal istanbul, nükleer saldırı ve nüfusun büyük bir bölümünü yok edecek virüs salgını…
Rabbani bu önemli kitapta deprem tahmini yaparak büyük istanbul depreminin net tarihini tahmin ediyor. Bu tahmin doğru çıkacak mı bilinmez. Yaşadıkları ve anlattıkları ise büyük sır. 2022 yılında gerçekleşeceği söylenen kehanetler El Sehrendi Efendi'nin İstanbul Cehennemi adı altında yazdığı yazılarla ortaya çıktı. Osmanlı'nın Nostradamus'u olarak adlandırılan El Sehrendi Efendi'nin söylediklerine göre 2023'de toplam nüfusu 17 milyona ulaşacak olan İstanbul'da büyük bir deprem gerçekleşecek.
Depremde 2,6 milyon insanın hayatını kaybedeceğini belirten El Sehrendi Efendi söz konusu depremden 4 yıl sonra da bu sayının 3,2 milyon olarak ortaya çıkacağını bildiriyor. Kehanetlerinde kanal inşaatlarından da bahseden El Sehrendi Efendi, çoğu kişinin aklında soru işaretinin oluşmasına sebep oluyor. İşte El Sehrendi Efendi'nin ikinci kanal inşaatı'ndan bahsettiği o satırlar……
Deprem , boğaza paralel yapılmakta olan ikinci kanal inşaatı üzerinden küçük ve Büyükçekmece havzalarını açarak daha sonra durdurulamayacak olan coğrafi bir değişikliğin başlangıcını oluşturdu. Şehrin nüfusu ölüm ve kayıplar sonucu 17 milyondan 6 milyona düştü. Avrupa yakasındaki sahil yerleşkeleri zemin kayması yüzünden yerleşime kapatıldı." Günümüze geldiğimizde…… "Nüfusu ölüm ve kayıplar sonucu 17 milyondan 6 milyona düştü." bu gün nüfus gerçekten 17 milyon civarı ve takip edenler bilir. Her zaman yazılarımda oransal olarak söylediğim bu deprem ve hemen sonrasında (Kan kaybı, açlık ve susuzluk, salgın, yangın vs…) 2 milyon insanın hayatını kaybedeceği… Bu konu çok uzun belki 100 sayfa yazılırda okumazsınız. Topluma ölümlü bir hastalığın sırrını verseniz 40 sayfada onu baştan aşağı okumaz gözü hemen formülün yazıldığı yeri arar. Diğer tarih ve kehanetler… 2023 İstanbul cehennemi denilen deprem oldu. Kayda geçen ölüm sayısı 2.6 milyon ama gerçek rakamın kayıplarla birlikte 3.2 milyon olduğu 4 sene sonra ortaya çıktı. Deprem, boğaza paralel yapılmakta olan ikinci kanal inşaatı üzerinden küçük ve büyükçekmece havzalarını açarak daha sonra durdurulamayacak olan coğrafi bir değişikliğin başlangıcını oluşturdu. Şehrin nüfusu ölüm, kayıp ve göçler sonucu 17 milyondan 6 milyona düştü. Avrupa yakasındaki sahil yerleşkeleri zemin kayması yüzünden yerleşime kapatıldı. 13 Temmuz 2037 Yeniden büyük deprem oldu. Ölü sayısı bu sefer, alınan tedbirler ve göç yüzünden azalan nüfus sebebiyle yetmiş bin de kaldı. Bu sarsıntı Darıca'nın batısından kuzeye doğru coğrafi bir yırtık meydana getirdi, orada büyük bir haliç oldu. 7 Ocak 2047 1990'larda başlayan ve önlemi alınmayan küresel ısınma sebebiyle şehrin sahil sınırlarında 20/l'lik bir küçülme olduğu açıklandı. Aynı yıl içinde ırkçılar küresel ısınma sonucunda meydana gelen iklimsel göçlerden dolayı şehre gelmeye başlayan kuzeyli göçmenlere karşı organize şiddet göstermeye başlandı. Koalisyon hükümeti göçmenlerden aldığı yerleşim parasının yanı sıra yüzde 30 olan tüketim vergisini yüzde 60'a çıkardı. Kriz yüzünden çatışma çıktı. Bir gecede suç oranı bir önceki on yıla göre yüzde 400 arttı. Sıkıyönetim ilan edildi. 23 Temmuz 2048 Sıkıyönetime rağmen iki gün içinde 17.800 göçmen linç edildi. Evleri yağmalandı. Dönemin hükümeti tecavüz ve yaralama vakalarını kayıtlardan sildirdi. 2 Şubat 2072 Bu yıl başyalan ve 32 gün süren 1.Dünya Su Savaşları sırasından şehrin nüfusu 300 bine indi. Savaşı kaybeden Türkiye 22 yıl boyunca Çin-ABD(El serhendi efendi buna dünyanın iki yanındaki memleket der.) ortaklığı tarafından yönetildi. 21 Eylül 2087 Avrupa konfederasyon şirketi, 2037 yılında Darıca'nın batısında oluşan haliçi kuzeydeki ağva havzasıyla birleştirerek İstanbul Boğazının 42 km doğusunda ikinci bir boğaz açtı. Yine aynı yılın 19 Aralığında iki boğaz arasında oluşan adayı Çin-ABD ortaklığı yüzyıllığına Avrupa konfederasyonuna kiraladı ve ada Ticari Özerk Bölge ilan edildi. Vergi sıfıra indirildi ve dünyadaki kara kazançlı para adaya akmaya başladı. 8 Ağustos 2094 Ülke yönetimi Türkiye'ye devredildi ama şehir ABD-Çin-Avrupa adası olarak tutuldu. Nüfus,21 milyona ulaşmıştı geçen süre içinde. 1 Mart 2103 Dünyayı saran hastalık virüsü bütün önlemlere rağmen şehre girdi.3 ay içinde İstanbul adası ve civarında kayıtlara göre 16 milyon kişi öldü. Ölüleri gömecek yer olmadığı için, Avrupa yakasında 4 ada içinde de 3 tane olmak üzere dev krematoryumlar yapıldı. Şirket fırınlardan üreteceği elektrik enerjisi karşılığında bu yapıları ücretsiz olarak inşa etti. Filtrelere rağmen denizin üzeri tamamen külle kaplanmıştı. Sağ kalanlar gaz maskesi ile dolaşıyordu. Yağma olayları iki yıl devam etti. 48300 yağmacı yakalandığı yerde infaz edildi. 7 Şubat 2107 Kimyasal atıklar ve çevre kirliliği yüzünden İstanbul'un güneyi alev,atom,nükleer (kelimeler sırayla,El Serhendi, Rıza Nedim ve bendenizin seçimidir)bomba atıldı. Sadece sığınaklarda bulunan 30.000 kişi kurtuldu. Savaşta kazanan olmadı ve ülkeler uzlaştı.18 gün süren savaşta 2 milyar kişi öldü. Mevcut su havzaları ve nehirler kullanılamaz hale geldi. Kuraklık, kıtlık ve salgın hastalıklar yüzünden iki yıl içinde dünya nüfusu 800 milyon kişiye indi. 2115-2203 Yılları arasında ısı, ışınma, radyasyon yüzünden İstanbul da tek bir canlı bile kalmadı. 21 Eylül 2187 Avrupa Konfederasyonuyla ile yapılmış olan kira kontratı bitti. Yönetim Türkiye'ye geçti ama vergilendirme için muhatap bulamadı. 2250 yılına kadar kimse adaya ayak basmadı. Rabbani'nin yaptığı tasvirlerden örneğin istanbulda bir güneş patladı gibi cümleleri atom bombasına yoran çevirmen bunu bu şekilde nakşetmiştir.

Bunlar da İlginizi Çekebilir