Güzelliğin büyük bir lütuf olduğu ve güzel kadınların her zaman çok şanslı olacağı düşünülür. Fakat bunun büyük bir yanılgı olduğunu Blanche Monnier'in hikayesi herkese kanıtladı. Güzelliği başına bela olan talihsiz kadın tam 25 sene boyunca bir odaya hapsedildi. Tüyler ürperten bu olay bugün bile çok konuşulan trajediler arasında yerini alıyor.
İşte Blanche Monnier'in hikayesi...
Güzelliği ve fiziğiyle herkesi büyüleyen genç kız Paris'in oyete ailesinin bir çocuğuydu ve talipleri de oldukça fazlaydı.
Blanche’a mektuplar gelmeye başlayınca bu durum annesi Louise Monnier'in kıskanmasına neden oldu ve asla bir annenin çocuğuna yapmayacağı bir şey yaptı.
Annesi genç kızı penceresi bile olmayan bir odaya kapattı ve dış dünyayla ilişkisini tamamen kesti. Tuvalet ihtiyacını bile kaldığı odasında gidermek zorundaydı.Akrabalara ise genç kızın yurt dışına gittiğini ve artık orada yaşayacağını söylediler.
Fakat 25 yıl sonra polis karakoluna gizemli bir mektup geldi. Mektupta Sayın Başsavcı, Sizi istisnai derecede ciddi bir olaydan haberdar etmek istiyorum. Madam Monnier’in evinde kilitli kalmış, aç, susuz ve son yirmi beş yıldır resmen bir çöplük içinde yaşayan bir kızdan bahsetmek istiyorum." yazıyordu.
İlk başta böyle bir sosyetenin bunu yapmasına inanamayan müfettişler daha sonra evi kontrol etmek için yola çıktı.
Çürük kokusunun geldiği odayı takip eden ekipler, odanın yıllardır kilitli olduğunu anladılar. Hemen Asma kilidi kırdılar ve o an gözlerine inanamadılar.
Müfettiş olayı şu sözlerle anlattı "Bir deri bir kemik kalmış ölmek üzere olan bir kadın, dışkı ve yiyecek artıklarıyla kaplı çürümüş bir yatakta öylece yatıyordu. Yatağın üzerinde böcekler geziyordu. Odanın içerisindeki hava o kadar kötü ve dayanılmazdı ki soruşturmamıza devam edemedik."
