Bir dönem akıl hastanesine yatırılan sözde Mehdi Adnan Oktar davasıyla ilgili gelişme dikkat çekti. 30 yıllık kedici itirafta bulundu. İşte detaylar...
Adnan Oktar'ın asıl adı Adnan Arslanoğulları'dır.
Adnan Oktar'ın mesleği yazar ve araştırmacıydı.
Adnan Oktar ve beraberindeki 178 kişi suç işlemek amacıyla örgüt kurma, çocukların cinsel istismarı ve cinsel saldırı gibi birçok suç iddiasıyla 11 Temmuz 2018'de gözaltına alındı.
18 Temmuz 2018'de çıkarıldığı mahkemede tutuklandı. Adnan Oktar cemaatinden ayrılmayalım isteyen eski kedicik Ayça Pars Adnan Oktar ile ilgili şunları söyledi.
Adnan Oktar'ın biz hak cemaatiz diyerek bana itaat etmek zorundasınız dediğini ve bana ihanet edenin Allah'a ihanet edeceğini ve bizim cemaatten ayrılmamamızı sağladığını belirtti.
Pars Oktar'ın hiyerarşik bir örgütlenme yaptığını söyledi. Oktar'ın bacılar ve kardeşler grubumu kurduğunu ifade etti.
Aşkım demeyen dayak yiyordu diyen Pars savunmasında ailesinden uzaklaştırılan örgüt üyelerinin birbiri ile kağıt üzerinde evlendirildiğini söyledi. Adnan Oktar'ın maddi ve manevi herkesi sömürdüğünü vurguladı.
Asıl adı Adnan Oktar değil
Asıl adı Adnan Arslanoğulları olduğu öne sürülen ama resmî belgelerde ise Adnan Oktar adı geçen Oktar yazar ve araştırmacıydı. Babasının adı Yusuf olan Oktar, küçük yaşta babasını kaybetmiştir. Adnan Oktar'ın annesinin adı ise Mediha'dır. Adnan Oktar ilk ve orta öğrenimini Ankara'da, ortaokulu Cebeci'de, liseyi Kurtuluş'ta okudu.
Liseden sonra özel bir dershaneye giderek üniversiteye hazırlanan Oktar, 1979 yılında İstanbul'daki Devlet Güzel Sanatlar Akademisi İç Mimari bölümüne girdi. Bir süre sonra okulu bırakan Adnan Oktar, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe ve Tarih Bölümü'ne geçti burada da bir süre okuduktan sonra yine okulu yarım bıraktı.
Adnan Oktar grubuna bağlı İnternet siteleri, TV ve değişik yayın araçlarıyla başlıca evrim, yaratılış, Mehdilik, Mehdi devri, ahir zaman, Mesih, İsa'nın dönüşü gibi konularda yayın yapmaktadır. Bu yayınlarda özellikle Mehdi ve evrimle ilgili konular üzerinde durmaktadır. Adnan Oktar kendisinin hoca veya alim değil cahil ve sıradan bir kişi olduğunu öne sürer. Oktar kendisinin mehdi olduğunu reddetmiştir ama "Mehdî'nin Mehdî olduğunu söylemeyeceğini, bir insanın Mehdî olduğunu söylemesi halinde dinden çıkacağını, Mehdî hakkındaki hadislerle kendisi arasında tam bir uyum olduğunu, Mehdî'nin tarifinin kendisine tıpatıp uyduğunu, yine de tüm bunların bir tesadüf olabileceğini söylemektedir.