Babası 'Kimse Almaz Seni' Deyip Dağdaki Çobana Verdi - 6 Ay Sonra Kız Ayrılmak İstemedi!
1. Bölüm: Kasabanın Utancı
1955 yılının Bursa’sında, Keles ilçesindeki Hüseyinoğlu Konağı altın yaldızlı salonlarıyla göz kamaştırıyordu. Zenginliğin ve ihtişamın simgesi olan bu konakta Ayşe, 24 yaşında, tombul bedeni ve bal rengi gözleriyle, ailenin utancı olarak görülüyordu. Annesi Fatma Hanım, “Şu kıza bak, gene tatlı tıkınıyor,” diye fısıldarken, Ayşe’nin kalbi bir kez daha kırılıyordu. Kasabanın zengin gençleri onunla dans etmek istemiyor, acımasızca alay ediyordu. “Kim dans etmek ister ki böyle bir filik ayağa?” diyen Tarık Bey’in sözleri, Ayşe’nin ruhunda derin yaralar açıyordu.
Ayşe, yalnızlığını ve değersizlik hissini tatlı çalarak ve babaannesinin kitaplarına sığınarak hafifletiyordu. Ama her yeni gün, ailesinin ona yüklediği hayal kırıklığı biraz daha büyüyordu.
2. Bölüm: Ceza Olarak Dağlara Sürgün
Bir gün, babası Hüseyin Ağa, Ayşe’yi makamına çağırdı. “Sen başarısız bir yatırım, Hüseynoğlu soyadına bir utanç oldun,” dedi. O gece, Ayşe valizini hazırlarken, yıllardır biriktirdiği gözyaşlarını serbest bıraktı. Sabah, aile arabasına binip dağlara, Uludağ’ın eteklerindeki yaylaya doğru yola çıktı. Bilinmeyene gidiyordu; burada bir çobana ceza olarak verilecekti.Diğer sayfamıza geçerek detayı okuyunuz